BEKLENTİ
Evrenden alacaklarımız her ne kadar fazla olsa da insan her
zaman beklentilerinin üzerine çıkamıyor. Sonrasında ise pişmanlıklarından
kaynaklanan ruhsal bozukluklarla karşı karşıya kalıyor. Aslında olması gereken
bu değil. Olması gereken hiçbir beklentiye girmemek olacaktır.
Çünkü insanı en çok yoran şeylerin başında beklentiler gelmektedir. Özellikle insanlara duyulan beklentiler büyük yıkımlara yol açabilir. Bu yıkımlardan etkilenmemek ise çoğu insan için pek de mümkün değil. Çünkü bütün planlar buna göre yapılıyor.
Yanlış insanlarla yapılan uzun yol planları hep hüsranlarla bitti. Hayal kırıklıklarının boyutları geçirilen zaman ve beklenti ile doğru orantılı. Bu yüzdendir ki çoğu zaman hayalperestlerin hayatını hüsranlar süsler. Sonrasında ise yeminler eden bu hayalperestler içindeki umuda yenik düşerek aynı yanlışları tekrarlamaktan geri duramazlar. Bu tekrarlanışlardan her seferinde bir miktar ders çıkarsalar da onları durdurmak için yeterli olmayacaktır.
Asıl vurucu darbe gelene kadar durmayacaklardır. O şanslı
günden sonra ise hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. O zaman için her ne kadar
psikolojisini bozup derinlere çekse de sonrasında o şanslı gün için gökyüzüne
teşekkür edecektir insan. O anda farkına varamasa da en mutlu gün en yıkıcı
darbenin gerçekleştiği gündür. Geç anlar insan yapısı gereği. Geç anlaması da
bir yandan iyidir. Çünkü acı da olsa günler tecrübe ile doludur.
Yeni hayatında ise olgunluk seviyesine göre diğer zamanlarla
kıyaslanamayacak düzeyde farklılıklar vardır ruhunda. Yaşanabilecek durumların
bilincine çok daha fazla sahiptir. Böylelikle beklenti seviyesi sıfır denemese
de eski ruh hallerine sokmayacak düzeyde azdır. Böylelikle işler çok ciddi
boyutlara varmadığı sürece mutluluğunu koruyabilecektir.
Olayların genel anlamda fazlasıyla farkında olmak her ne kadar her zaman mutluluk vermese de insanın öz gelişimi için faydalıdır diyebiliriz.
Kaleminize sağlık...
YanıtlaSilteşekkür ederim, daha fazlası için takipte kalınız!
SilGüzel
YanıtlaSil